Monday, March 27, 2017

Gri Saç Elde Ederken Yapılan Hatalar ve Sizden Gelen Sorular

Merhaba arkadaşlarr!

Söz verdiğim gibi sonunda size gri saç elde etme girişimlerinizde yaptığınız/yapabileceğiniz hatalardan, ya da daha nasıl kolay yollarla gri saçlara sahip olabileceğinizden bahsetmek istiyorum. Tabi sizden gelen soruları da unutmadım. Onların da elimden geldiğince birçoğunu cevaplama niyetindeyim.

Yazımı önce soru cevap şeklinde yazmayı düşünmüştüm ama onun yerine önce kendi deneyimlerime göre, evet sadece kendime bana göre, bunu üstüne basa basa söylüyorum çünkü son zamanlarda bir takım kendini çok bilmiş insanlardan 'Sen kuaför müsün de bu kadar çok konuşuyorsun.' tarzı mesajlar aldım. Ben kuaför değilim ve bu konuda uzman olduğumu vs. iddia etmiyorum. Sadece yardımcı olmak amaçlı sizlere en az 6-7 senelik yaşadığım, kazandığım deneyimlerden yola çıkarak yardımcı olmaya çalışıyorum. Şayet çekemiyorsanız da yazma zahmetinde bile bulunmayın. Onun dışında okuyanlar ve beni ciddiye alıp soru soranlara da şimdiden teşekkürler. Umarım istediğiniz renklere en kısa ve sağlıklı saçlarla kavuşursunuz.

Lafı daha fazla uzatmadaaan
Bir kısmınız biliyorsunuz ki bir süreliğine pastel pembe saça heves edip Manic Panic ürünleriyle saçımı farklı renkte kullandım. Ama nedendir bilinmez gri saç gördüğümde de keşke değiştirmeseydim dedim ama dert değil nasılsa boyalar siz isteseniz de istemeseniz de kalıcı olmuyor.  O yüzden tekrardan saçlarımı griye döndürme girişimlerine bulaştım.

İlk olarak yaptığım hatadan bahsetmek gerekirse saçlarım tamamen açılmadan yani pembeler hafif aktıktan sonra Manic Panic Purple Haze ile herzaman yaptığım gibi beyaz bakım kremiyle karıştırıp boyadım ve elde ettiğim renk gri değil daha çok lila ara ara pembeler oldu. Hoş olmadı değildi ama yine de gri olmadı. Yani saçınızın illa önceden açılmış olması ve üzerinde başka boya olmaması gerek. Diğer türlü yaptığınızda benim gibi emeğiniz boşa gider.

Açıcı konusunda da birkaç soru aldım. Bunlara da yanıt olarak gerçekten kaliteli bir açıcı kullanmanızı tavsiye ediyorum. Dışarıdan alınan paket mavi açıcılar da belki saçınızı açabilir doğrudur ama saçınız gerçekten çok yıpranır. Kazık gibi gri saçlara sahip olmaktansa, kazıtsam düzelir mi ya da hangi ürünleri kullansam da saçımı geri döndürebilirim diye düşünmezsiniz. Kuaförde boyatıp da aynı sorunla karşılaşan bir arkadaş geçen gün Dm ile iletişime geçmişti. Aynı sorunla karşılaşmış, saçları gri olsa bile çok fazla yıpradığı yetmiyormuş gibi çok uzun süreli de kullanamamış. O yüzden kullandığınız/kullanılan açıcıya dikkat etmeniz her zaman daha sağlıklı.

Ben açıcı olarak Loreal ürünlerini kullanıyorum ve yıllardır çok memnunum. Normalde oksidan 30 vol. kullanırdım ama en son alırken sadece 40 vol. vardı ve saçımı açmam şart olduğu için 40lık aldım. Genelde herkesin kafasında şöyle bir soru oluşuyor ki bende de olmadı değil. Acaba saçlarım 40lıkla elimde kalır mı? Saçlarım çok yanar mı? Hayır arkadaşlar 40lık açıcının en son olduğu doğrudur fakat düzgün kullanıldığı takdirde 30 vol.den daha iyi bir sonuç alacağınız da orta olan bir şeydir. Özellikle koyu saçlara sahipseniz bana kalırsa 40lık kullanmanız daha mantıklı. Ama hayır ben 40 vol. ile korkarım, evde ilk defa saç acıcam, ya da saçlarım o kadar koyu değil diyorsanız 30 vol. alın, 20 vol. ile asla gri elde edemezsiniz. Açma işleminden sonra istediğiniz gibi açılmadıysa birkaç gün saçınızı dinlendirip ikinci açma işleminden sonra saçını boyarsınız. Asla ama asla aynı gün içinde iki kez saç açmamanız tavsiye edilir. Yaptım o yüzden siz yapmayın.

Kullandığım toz açıcı


ve oksidan



'Miktarını nasıl ayarlayabilirim?'
Buna cevap vermem mümkün olmayabilir. Çünkü saçınızın gürlüğüne, uzunluğuna göre değişen bir olay bu. O yüzden önce tozdan sonra azar azar oksidanla karıştırarak karışımı hazırlamanız tavsiye edilir. Karıştırma için metal kaşık kullanmamak gerek. Şayet yetmezse de kaldığınız yerden yeni bir karışım hazırlayarak devam edebilirsiniz.

Paket içerisinden 


böyle bir paket toz ve plastik kaşık çıkıyor. Karıştırmak için değil tabii. Kıvamını ne çok sulu ne de çok katı yapmamanız gerek. Çünkü çok katı olunca saçta kalmak bilmiyor ve sürekli yedirmeniz gerekiyor. Sulu olursa da zaten akıp gider.

'Saç boyuyor musun?'diye sormuşsunuz ama boyamıyorum. Yoksa boyasam mı bilemedim. Yemin ederim İngiliz Dili ve Edebiyatı yerine kuaför olsaymışım şu an bir işim olabilirdi.

'Saçların şu an ne renk?'
Saçlarımı en son 2 hafta önce açtım, fakat yapılmaması gereken hatalardan birini yaparak Manic Panic Purple Haze'den çok kattım. Sonuç yine lilamsı oldu, ama birkaç yıkama ve gümüş şampuan ile şu anda griye döndü diyebilirim. Her zaman dediğim gibi gri saç için saçın olması gereken ton budur arkadaşlar. Bundan daha koyusunda ya ara ara sarılar kalır ya da boya tam tutmaz ve küllü sarı gibi renkler ortaya çıkar.



'Saçımı açtıktan sonra bu renk için Manic Panic Virgin Snow kullansam olur mu?'
Daha önce söylediğim gibi Virgin Snow kullanmadım ve inatla denemicem. Bana kalırsa kaliteli bir açıcı onun yapabileceğinin aynısını yapıyor. Tabi siz aldıysanız yapabilirsiniz. Sanıyorum.

'Diplerim açma işleminden sonra dore kaldı. Ne önerirsin?'
Genellikle bu herkesin ben de dahil karşılaştığı bir sorun. En iyi çözüm saçı birkaç gün dinlendirip dipleri tekrar açmak 30 vol. ile. Ama benim gibi vakit sıkıntısı yaşıyorsanız Loreal Silver şampuan öneririm. Bence Türkiye'de bulabileceğiniz en iyi gümüş şampuan. Her ne kadar doreyi tamamen çevirmese de o çiğ sarılığı alıyor.



En son kullandığım boya Purple Haze'di ve görüldüğü gibi gerçekten pigmentli ve çok yoğun bir boya o yüzden bu boyayı kullanarak gri saç elde edecekseniz azar azar ekleyip rengine bakmanız gerek.

Tek tek koymak yerine sıralama olarak fotoğraflarla anlatmak gerekirse yapmanız gereken şey, saçınızı açtıktan sonra bu kadar.

Benim gibi bol bol katmak yerine az kullanmanız kafi.




Boyandıktan sonra olan renk buydu ki gri için bu tondan daha açık bir lila olması gerekiyor. Bununla ilgili aldığım sorulardan birisi de 'Manic Panic Lie Locks kullanmıştın o daha lilaydı, onunla daha kolay değil mi?  Evet daha kolay olduğu doğru ama daha az maliyetli olsun sürekli boya almıyım diyorsanız lila yerine mor bazlı boya almanız Electric Amethyst, Purple Haze gibi, gerekir. Birkaç kaşık boya ve beyaz bakım kremini bolca kullandığınızda daha uzun ömürlü boyanız olur.






Diplerimle uğraşmak için yeterli vaktim olmadığından iki kez açmak yerine yıkamadan önce 5-10 dakika gümüş şampuanı beklettim. Tabi sizin vaktiniz varsa iki gün arayla dibi tekrar açıp boyayabilirsiniz ya da saçlarınızla dipleri güzelce ayırarak karışımı önce koyu hazırlayıp dipleri boyadıktan sonra bakım kremiyle seyrelterek rengi açtıktan sonra gerisini de boyabilirsiniz.




Saçımın hafif nemli hali ise böyle oldu. 
Ama dediğim gibi birkaç yıkama sonrasında zaten kendiliğinden akıyor. Bana kalırsa burda yapılmaması gereken şey saç istenilen renkten koyuysa tekrardan boyamak yerine akmasını beklemek. Bu gümüş şampuan için de geçerli. Saçım gri değil lila, mor oldu şampuanla düzelir mi? diye sorarsanız cevabım hayır. Çünkü zaten lila olan saça bir de mor renkte şampuan uygulandığında lila daha belirginleşiyor. O yüzden birkaç sefer kendi şampuanınızla yıkayıp daha sonra gümüş şampuana geçmek en doğrusu.



Mesela bu saçımı aynı anlattığım şekilde tarif ettim. Hatta gümüş şampuanı bile bol bol kullanmak yerine avucuma normal şampuanla birlikte sıkıp rengini kırdıktan sonra uyguladım.


'Jeans Color'dan gümüş için tavsiye edebileceğin boya var mı?'
Hayır yok. Sadece lisede turuncu ve pembeyi kullandım, hiç memnun kalmadım. Asla da kullanmam şayet birgün Manic Panic stokları tükenirse. Hatta ozaman da kullanmam La Riche Directions kullanırım.

'Peki La Riche Directions ile hangi renkleri kullanırsam gri elde ederim?'
Doğrusu gri saçlarıma ilk kez Almanya'da Directions ile kavuştum. Yanlış hatırlamıyorsam Lilac ve Silver kullanarak elde etmiştim. Ama inanın eğer saçınız da uzunsa pigmentlerinin yetersizliğinden dolayı en az 3-4 kutu belki daha fazla harcamanız gerek. Bu da ne kadar maaliyetli olur uzun süreli gri saç için bilinmez. Ben 2 sene o boyaları kullanıp Manic Panic'e sonsuz geçiş yaptım diyebilirim.

'Manic Panic sponsorun mu?'
Bu soruya gerçekten çok güldüm. Tabiki de hayır. Kaldıki ola ola bana mı sponsor olucak. Ben sadece kendi kullandığım ürünleri, ki diğerlerine oranla daha kolay olduğu için, size tavsiye ediyorum o kadar.

'Manic Panic Blue Steel duydum. Onunla da gri oluyormuş. Denedin mi?'
Evet o boyayı da aldım ama bana kalırsa mor bazlı olması her zaman daha makbul. Çünkü saçlarınız da sarılık varsa o yerler küllü sarıdan yeşile dönebiliyor. Hatta bir keresinde sarı saç kremiyle uyguladığımda tamamen nil yeşili olmuştu saçlarım.
Şu anda fotoğrafı arıyorum hatta...

ki buldum... 4 yıl öncesine ait salak bir fotoğraf işte...
Diğer sorulardan biri de 'Kuaförüm saçımı şampuanla boyadı. Ama hemen aktı. Ben de mi şampuanla boyamalıyım?'
Kesinlikle hayır. Şampuan adı üstünde boya amaçlı değildir ve yıkamadan bile akar. Saç düzleştirirken bile renginin değiştiğini görürsünüz. O yüzden boya ile boyayıp üzerine cila olarak ve kalıcılığı sağlamak için şampuan kullanmanız tavsiye edilir.

'Diplerim şu an kendi rengim ama altlarında kahve boya var. Ne yapmalıyım da gri çabuk elde edebilirim?'
Malesef gri saç diğer renklere göre elde etmesi en zor tonlardan biri. Tabi yaşınız 60-70 değilse ya da genetik saçlarınız beyaz değilse. En önemli şey bence sabır. Şayet kel kalmak istiyorsanız ardı ardına boyayabilirsiniz de. O yüzden aşama aşama saçların açılması gerek. İlk zamanlar oluşan doreler siz her ne kadar kendinizi yırtıp sürekli griye döndürmeye çalışsanız da dönmez. Şimdi yine aralardan çıkıntılar düşünüyordur senin saçın siyah o nasıl hemen dönüyor diye. Farkındaysanız ben sadece dip boya yapıyorum. Yani hiç işlem görmemiş, doğal saçı açıyorum. Boya yemiş bir saçı kırmak inanın o kadar da kolay değil. He evet birçok kuaför der tek seferde açarım. Açabilir de ama bu sefer de plastik gri saçlarınız olur. Onun yerine 1-2 aya yayarak sağlıklı gri saça sahip olmak daha güzel.

'Saçımın aralarına gri attırmak istiyorum. Renkler karışır mı?'
Bu saçınızın ne renk olduğuna bağlı. Yeşil, kırmızı gibi baskın ve akan renklerse karışması kaçınılmaz bir şey. Tabi yıkarken dikkat edebilirseniz önlenebilir. Ama siyah kahve gibi renklerle karışmaz.

Ayrıca söylemeden geçemicem bu yazıyı ikinciye yazıyorum çünkü sağolsun yayınla dedikten sonra kaydetmemiş ve yazdığım her şey silinmiş. Cevapladığım bir sürü soru vardı ve yanıtlayıp hepsini Dm'den sildim. Şu anda da hatırlama zorluğu çekiyorum. Bazı soruları cevaplayamadım. Bana Dm ile tekrar sorarsanız bir sonrakinde yanıtlamak isterim. Şimdilik benden bu kadar 4 saatimi aldın be blogspot!

Yine de yardımcı olabildiysem ne mutlu. He bu arada, tekrardan, 'Kuaför değilim.'






Wednesday, March 15, 2017

The Balm Nude Far Paleti Yorumu

Merhaba arkadaşlar! 
Bugün size aylar öncesinde çekip de bir türlü yazmaya vakit bulamadığım The Balm Nude far paletinden bahsedicem. Pardon bahsedeceğim...

Bu arada en başından söyleyeyim aptallığımdan dolayı farların swatchlı hallerinin olduğu fotoğrafları sildiğimden onları ne yazık ki paylaşama-ya-ca-ğım. Demek ki neymiş bundan sonra fotoğraf çeker çekmez blog yazmak lazımmış... 

Neyse canım biz de elimizdekinlerle yetiniriz...

Hepiniz biliyorsunuzdur ki, paleti almamış olsanız bile ki bence en büyük hatayı yapıyorsunuz, paletcağızımız şu şekilde...




Şekli hoş, elde tutumu kolay... Bana kalırsa çabuk bitmeyen, ki inanın ne zamandır kullanıyorum hala bir o kadar daha var. Bu da pigmentinin çok olmasından kaynaklı olsa gerek. Öyle olunca biraz alıp fırçayla dağıttığınız takdirde gayet uzun ömürlü olabilen bir far paleti... Şiddetle tavsiye ederim.




Gördüğünüz gibi palet içerisinde 12 adet far var, bir adet çift taraflı uygulama fırçası, aplikatör var.  Aplikatör de neyse artık. İngilizceyi nasıl Türkçe'ye çeviririz diye karman çorman bir şey ortaya çıkıvermiş. Her neyse canım bize ne... Fark edersiniz ki paleti alır almaz çekip de yorumlamıyorum. Bu da bazı renklere dokunulmuş olduğundan belli oluyor. En çok da Fearless, göz kapağıma ilk olarak onu çokça sürdüğüm için olsa gerek... Ayrıca neden her ürünü alır almaz yorumlamıyorum diye düşündüyseniz ben herkes gibi, şimdi birileri görse 'Sen bize ne demek istiyorsun?' diye girişecek ama bence öyle, bir ürünü denemeden yorumlamak ya da birkaç kez el atıp da yermek veya övgü dolu sözler söylemek bana pek inandırıcı gelmiyor. O yüzden bir süre kullanıp deneyimleyip sizlerle paylaşmak daha samimi olur gibime geliyor. Zaten içlerinden beğenmediklerimi yorumlamaya pek de ihtiyaç duymuyorum...





Lafı daha fazla uzatmadan görüldüğü üzere farlara paletin içerisindeki tiplemelerle, tipleme de neyse, alakalı isimler verilmiş... Dediğim gibi favorim Fearless, Faithful, Fit, Firm, Flirty, Fine. (Şu an fark ettim de hepsi F ile başlıyormuş.) Gerçi bu fotoğrafı dediğim gibi çok önce çektiğim için şu anda Friendly ve Fetsy'i de çok kullandığımı fark ettim. Ay kısacası bence tüm renkleri çok Nude, çok tatlış, çok pigmentli, çok çok çok... 

Ürünün fiyatını malesef hatırlamıyorum ama çok daha pahalı değildi zaten ki indirime denk gelirseniz gayet iyi fiyata alabilirsiniz.




İçinden çıkan bu çift taraflı fırçayı birkaç kez denedim ve çoğu palette olduğu gibi saçma buldum. Yani bence bir fırça bu kadar kısa olmamalı. Belki aranızdan far için ayrı ayrı fırça almayıp da, bunu kullanan ve seven vardır. Bilemiyorum. 

Ben far için Real Techniques fırçalarını ve Art Net'in karıştırma fırçasını kullanıyorum. Gerçi Kadınlar Günü indiriminden bir tane daha fırça aldım ama henüz kullanmadım. 




Ay iyiki de farları yakından çekmişim ve swatchlar gibi bunları da silmemişim. 

Adı üzerinde, farların bazıları her ne kadar simli olsalar dahi bütün renkler nude ve günlük makyaj için çok uygunlar. Palet üzerinde silmeyi unutmuşum tabi tozlar var ve bundan önce Sleek Paletini yorumlamıştım. Her ikisini kıyaslamak gerekise bu palet Sleek Oh So Special gibi çok fazla tozutmuyor. Yani Sleek kullandığım zaman özellikle koyu farlarını, göz altımda illa birikme oluyordu ve makyaj sonrasında onlarla da uğraşmak gerekiyordu. Ama bu aralar Friendly'i çok kullanıyorum ve Sleek gibi göz altlarına deli gibi dökülmüyor ki bu da artısı. 

Funny'i pek fazla kullanmıyorum çünkü o renkte başka bir farım var, sanırım önce onu bitirmeye çalışıyorum.

Fierce yeşil gibi dursa da ben göz kapağımın sonlarına sürüp dağıttığım için daha çok griye kaçıyor.

Feisty ise saçlarım pembeyken hep kullandığım renkti... Şu an ne renk derseniz Instagram'dan belki görmüşsünüzdür lila gri arası gidip geliyorum. Ama tekrar griye dönüş yapacağım yoğun istek üzerine. Bu arada konudan konuya atlıyorum ama son iki haftadır gerek burdan gerekse Instagram üzerinden gri saç ile ilgili çok fazla soru alıyorum. Eğer vakit bulursam onunla ilgili tekrardan bir yazı yazmayı düşünüyorum. 




Gelelim paletin diğer yüzüne. Soft renklerin olduğu tarafa ki bu farlar şu ana kadar kullandığım birçok nude fardan iyi olduğunu söyleyebilirim. Gerçekten öyle. Zaten sürdüğüm farların hiçbir zaman silindiğine şahit olmadım ama Nude paletinkiler nedense daha yoğun olduğundan olsa gerek saatler sonra da aynı şekilde bariz olarak göz kapağınızda kendini belli ediyor. 

En çok kullandığım bellidir ki Fearless çünkü onu önce sürüp en son da bazı yerleri daha iyi karıştırabilmek için tekrardan sürüyorum. Ama o kadar kullanmama rağmen yine bile baya idare ediyor. Hatta biterse sırf onun için bu paleti almayayım diye eş değer birkaç far aldım. Daha doğrusu aldığımı sandım. En son Deborah'nın almıştım ama hiç memnun kalmadım nedense. Sanırım bir kere bu yoğunluğu gördükten sonra çoğu farı beğenemeyeceğim gibi bir şey... En azından bu paletin fiyatına eş değer olanlardan...

Fabulous'u birkaç kez kullandım ama pek beğenemedim sanki far değil de aydınlatıcı gibi geldi. Belki göz pınarlarına uygulanabilir ama ben oralara çok sürmekten hoşlanmıyorum. Zamanla içeriye doğru birikme yapıyor bende. Çapak gibi durması da hoşuma gitmiyor. 

Bu taraftan diğer sevdiğimse Faithful ve Fit. Çok simli durmasına karşılık bence o kadar da yoğun sim içermiyor. Ancak fırçaya baya alırsanız o zaman simli oluyor. Ki onları da göz kapağımın ortasına uyguluyorum. Orta neyse artık. 

Flawless'a dokunmamışım burda ama onu şu anda kullanıyorum tabi de sadece dağıtma işlemi için uyguluyorum genellikle.

Firm de sevilesi bir far bence.

Yani genel olarak ben bu fark paletinden ve fiyatına göre yeteri kadar pigmentli oluşundan son derece memnunum. Henüz almamış olanlar varsa ve Nude tonlarında hem pahalı olmayan hem de kalıcı olup sizi tatmin edebilecek bir far paleti arıyorsanız kesinlikle The Balm Nude derim.

The Balm Nude'a eş değer olup da fiyatı abartılı olmayan bir far paleti kullanıyorsanız önerilerinizi beklerim!

Okuduğunuz için teşekkürler. Umarım en kısa zamanda tekrardan yeni bir yazımla görüşürüz.

Tuğçe.

Monday, February 27, 2017

Hask Macadamia Oil Nemlendirici Şampuan Yorumu

Merhaba arkadaşlar! Uzun süredir blogumla ilgilenecek vakit bulamadığım için öncelikle özür dilerim. Sorularınıza yanıt veremediğim için bazılarınız Instagram üzerinden benimle iletişime geçmek zorunda bile kaldı malesef...


Son zamanlarda sıklıkla aldığım soruya yanıt olarak bugün ben de en nihayetinde fırsatını bulup sizlere şu anda kullanmış olduğum şampuanı anlatmak istedim. Daha önce de Hask'ın Argan yağlı şampuanını kullanıp çok memnun kalmış biri olaraktan bu şampuanını de denemek istedim. 




Kendileri Argan Yağlı şampuan ile hemen hemen aynı içeriğe sahip yani bakım kremlerine zıt olarak paraben, sülfat gibi zararlı maddeleri içermiyor. Kuru ve boyalı saçlar için uygun olduğu yazıyor ki bu da tam olarak benim ihtiyacımı karşılıyor. Sürekli saçlarımı boyamak zorunda olduğum için aşırı yıpranan saçlarımı yumuşattığı doğru. Tabi duş sırasında bakım kremi de uyguladığım için direk etkisini size söyleyemem. Ama kremden önce bile yumuşattığı gerçekten doğru. Kokusu da öyle kötü değil açıkcası. Çok yoğun bir kokusu yok Argan yağlısına oranla ama hafif bir vanilyamsı kokuya sahip olduğunu söyleyebilirim.



Şişenin arkasında da içeriğinden ve nasıl kullanılması gerektiğinden bahsediliyor. Sanırım bunu anlatmaya gerek yok, herhangi bir şampuanı nasıl kullanıyorsak öyle işte...

Nemlendirici şampuan olması dışında saça parlaklık verdiğini söylüyor. Tabi ben öyle bir etkisini göremedim, belki de çok fazla boyama yaptığımdan olabilir bilmiyorum. Ama cansız, boyalı saçlar için olduğunu belirtirken ben de parlaklık vermiyorsa sanırım herkes için geçerli olur bu. Yani sizin de saçlarınız boyalı ise...

Her zaman belirttiğim gibi benim bir şampuanda en önemli olan özellik bu şampuan için de geçerli. Yani kendisinin beyaz oluşu. Saç rengimi değiştirmemesi. Tabi öyle derken rengi akıtmıyor diyemem. Her şampuan gibi duş sonrasında saç renginizin akması gibi bir gerçek var. Ama beyaz olduğu için pembe ya da mor saçı sarıya, yeşile filan döndürmüyor. 

Gerekirse iki kez uygulama yapılabilir yazsa da ben saçlarımı bir kez şampuanlıyorum. Hiçbir zaman aşırı yağlanmadığı için gerek duymuyorum yani... Bu sayede aşırı renk akması da olmuyor. Bir kere yıkadığınızda da temizlemesi gayet başarılı. 

Bazı yorumlarda yağlanmayı hızlandırdığını yazmış ama ben öyle bir sorunla karşılaşmadım.


Şişesi de yine diğer şampuanları gibi ki bana göre bir çok şampuana kıyasla kullanımı daha kolay. Şişeyi orasından burasından sıkmak zorunda kalmıyorsunuz. 

Kapağı da yine press olduğu için  dökülme, boşa gitme gibi bir olayı da yok.

Diğer ürününü tamamen bitirip yorumlamıştım her şeyden emin olmak için... Bu şampuan henüz bitmemesine rağmen yorumlamak istedim o kadar çok soruyla karşılaşınca ki zaten ürün bittiğinde bu dediklerimin aksini iddia edeceğimi sanmıyorum.


















Peki şampuan saç dökülmesini azaltıyor mu o tarz yorumlar okudum diyorsanız bende azalttığını söyleyemeceğim. Her zaman döküldüğü oran da dökülüyor, ama dökülmeyi artırmıyor. Argan yağlı şampuanı gibi kepek sorununa da rastlamadım.

Ürünü Gratis'ten almıştım. Fiyatını hatırlamıyorum ama indirime giren bir ürün olduğunu biliyorum. Gerçi ben normal fiyatı ile almıştım ama siz denk gelirseniz almanızı tavsiye ederim.

Doğrusu bu ürünü neden tavsiye edersin derseniz öyle şahşahalı sözler söyleyemem tabi ki. Ama inanın saçlarınızı benim gibi sıklıkla boyuyorsanız ve yıpranmasından çok şikayetçi iseniz Hask'ın bu ürününü denemenizi tavsiye ederim. Fiyatı da bazı ürünlere göre çok çok uygun olduğu için gayet başarılı bence.

Bir daha alır mıyım peki? Alınabilir ürünler arasında olmasına rağmen Monoi Oil olanını denemek, onu da yorumlamak istiyorum. 
Ürünü tavsiye ediyor muyum? Ettim bile.
Kullanırken bir sorunla karşılaştım mı? Hayır.

Eğer siz de Hask Macadamia Oil Nemlendirici Şampuanı'nı veya setin diğer ürünlerini kullandıysanız, ya da sorunuz varsa yorumlarınızı esirgemeyin!

Teşekkürler. Mutlu haftalar!xx